Çanakkale’de Avian Influenza (kuş gribi) hastalığına yönelik "Gerçek Boyutlu Saha Tatbikatı ve Salgın Yönetim Eğitimi" düzenlendi. Eğitim, Tavuk Vebasına Karşı Koruma ve Mücadele Yönetmeliği’nin 60. Maddesi doğrultusunda gerçekleştirildi. Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü personeli, enstitü müdürlüklerinden uzman veteriner hekimler ile il ve ilçe müdürlüklerinden veteriner hekimlerin katıldığı eğitimin teorik çalışmaların yanı sıra, saha uygulaması ise Çanakkale Merkez Kumkale köyünde gerçekleştirildi. Çanakkale İl Tarım ve Orman Müdürü Nazan Türkarslan, ilin kanatlı hayvan varlığı hakkında şu bilgileri paylaştı: "İlimizde 355.830 adet köy tavuğu, 10.232 adet hindi, 11.281 adet kaz, 12.886 adet ördek ve 10.011 adet güvercin bulunuyor. Ayrıca 129 adet ticari kanatlı (broiler) işletmesine ait 7.102.414 broiler kapasiteli 251 adet kümes, 16.749 kapasiteli 10 adet yumurtacı tavuk kümesi ve 76.000 kapasiteli 2 adet etlik damızlık (yarka) işletmemiz mevcut." Türkarslan, eğitim ve tatbikatın önemini şöyle vurguladı: "Bu eğitim ve tatbikat, ilimizin kuş gribi gibi muhtemel salgınlara karşı hazırlıklı olmasını ve gerekli önlemleri almasını sağlamayı amaçladı. Bu tür çalışmalar, bölgemizdeki kanatlı hayvan sektörünün sağlığı ve güvenliği için kritik öneme sahip. Çanakkale olarak, muhtemel bir salgın durumunda hızlı ve etkili bir şekilde müdahale edebilmek için sürekli hazırlıklı olmamız gerekiyor." Türkarslan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu eğitim, hem teorik bilgilerimizi tazeleme hem de pratik uygulamalarla deneyim kazanma fırsatı sundu. İnanıyorum ki bu çalışmalar, ilimizin ve ülkemizin hayvan sağlığı konusundaki direncini artırmada önemli bir rol oynayacak. Kuş gribi gibi bulaşıcı hastalıklarla mücadelede en etkili silahımız, bilgi ve bilinçtir. Her birimiz üzerimize düşen görevi yaparak bu hastalığa karşı daha güçlü bir duruş sergileyebiliriz. Yoğun eğitim programının ardından, Çanakkale’deki veteriner hekimler ve ilgili tüm personele katılım sertifikaları takdim edildi. Tatbikat ile kuş gribi gibi önemli bir hayvan sağlığı sorunuyla mücadele konusunda daha donanımlı hale gelen ekipler, muhtemel bir salgın durumunda hızlı ve etkili bir şekilde harekete geçebilecekler.