Çanakkale’de yaşayan Mazlum Kibar, 18 Mart Çanakkale Zaferine armağan etmek ve denizlerde yaşanan müsilaj sorununa dikkat çekmek için 36 saat suyun altında kalarak Guiness Dünya Rekorunu kırmayı hedefliyor. Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu’nun (TSSF) CMAS ve aynı zamanda SSI dalış eğitmenliklerim bulunan Mazlum Kibar(32), 2011 yılında dalışa başladı. 2015’ten bu yana da ise profesyonel olarak bu işi icra eden Kibar Çanakkale Boğazı Saroz Körfezi’nde yeni bir rekor denemesine hazırlanıyor. Kibar, su sıcaklığı 15 derece ve altı olan Saroz Körfezi’nde 17 Mart 2026’da rekor dalış denemesi için suyun altına girecek. Kibar, burada günlük rutinini gerçekleştirerek 36 saat boyunca kalmayı hedefliyor. 18 Mart Çanakkale Zaferi gününde ise karaya çıkarak Çanakkale’ye o özel günde bir zafer daha kazandırmayı amaçlıyor. Aynı zamanda dalış yaptığı Saroz Körfezi’nde yaşanan müsilaj tahribatını da gözler önüne sermek istiyor. Mazlum Kibar rekor dalış denemesine hazırlık aşamasının devam ettiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı; " Şimdi de ekibimle beraber her gün suda uzun süre dalışlar gerçekleştirip, mümkün olduğunca o soğuğa karşı direncimizi kazandıracak dalışlar yapıyoruz. Bunun haricinde ev ortamında, küvete buz doldurup buzun içerisinde kalarak sürelerimizi arttırıyoruz. Hedefimiz o soğuğa karşı direnci arttırmak. 36 saat kalacağıma inanıyorum. Mesele burada o soğuğa karşı mücadeleyi doğru bir şekilde yönetmek."
36 Saat Suyun Altında Kaldıktan Sonra Dünya Rekorunu Kırıp Ülkemize Armağan Edeceğiz
Dünya rekorunu kırıp Türkiye’ye armağan edeceğini söyleyen Mazlum Kibar, "18 Mart 2026’da Çanakkale Zaferi Günü’nde suyun altına girip yaklaşık 36 saat kalmayı planlıyoruz. Bu süreçte de 15 derecenin altındaki bir su sıcaklığında bu denemeyi gerçekleştireceğiz. Guinness Dünya Rekoru denemesi olacak. Suyun altından hiç çıkmadan 36 saat boyunca, suyumuzu içeceğiz, yemeğimizi yiyeceğiz, uykumuzu uyuyacağız ve 36 saat suyun altında kaldıktan sonra dünya rekorunu kırıp ülkemize armağan edeceğiz" dedi.
Çanakkale’ye 18 Mart’ta Bir Zafer Daha Armağan Etmek İstiyor
Rekoru kırarak uluslararası medyada Türkiye’nin adını bir kez duyuracağını vurgulayan Kibar, "Suyun altındaki hiçbir canlı karada belli bir süreden daha fazla yaşayamıyor. Aynı şekilde karadaki hiçbir canlı da suyun altında belli bir süreden daha fazla yaşayamıyor. Peki karadaki bir canlı suyun altında en fazla ne kadar yaşayabilir? Bu soruyu biliyor muyuz? Bilmiyoruz. Bununla yola çıkıp suyun altında en uzun süre yaşayan insan olmayı hedefledim. Ondan sonra bu alanda farklı farklı rekor denemeleri var; en uzun süre kapalı konforlu ortamda, en uzun süre denizde, en uzun süre tatlı suda yani bir gölde ve en uzun süre denizde soğuk suda yani 15 derecenin altı su sıcaklığında. Biz sırasıyla her bir dünya rekorunu deneyip umarım kırıp ülkemize armağan edeceğiz. Bunlardan en zoru olan soğuk su rekor denemesini ilk gerçekleştirmeyi hedefledik. Burada 15 derecenin altında olması sebebiyle hipotermiye yakalanma durumu söz konusu, biraz hipotermiyle de mücadele ediyor olacağız. Allah’ın izniyle biz suya girip 36 saat sonra sudan çıkıp bu rekoru kıracağız. Çanakkale’ye 18 Mart Zaferi gününde bir zafer daha armağan edip hem de ülkemizin adını bir kez daha uluslararası medyada duyurarak bu rekor denemesini gerçekleştirmeyi istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Soğuğa Alışmak İçin 10 Yıldır Mont Giymiyor
Çalışmalarına uzun süredir başladığını belirten Kibar, "Çalışmalarım aslında şu an yeni başlamadı, 2015’ten bu yana ben mont giymiyorum. Şu an Çanakkale’de de serin bir hava var. 2015’ten bu yana sürekli o soğuğa karşı bir mücadele içerisindeyim" diyerek sözlerine şöyle devam etti: "Kışın arkadaşlarla bir yere giderken herkes kafayı yedin moduyla bakıyor ama bu rekora hazırlanma süreciyleydi. Şimdi de ekibimle beraber her gün suda uzun süre dalışlar gerçekleştirip, mümkün olduğunca o soğuğa karşı direncimizi kazandıracak dalışlar yapıyoruz. Bunun haricinde ev ortamında, küvete buz doldurup buzun içerisinde kalarak sürelerimizi arttırıyoruz. Hedefimiz o soğuğa karşı direnci arttırmak. 36 saat kalacağıma inanıyorum. Mesele burada o soğuğa karşı mücadeleyi doğru bir şekilde yönetmek."
Rekor Denemesiyle İlk Dalışını Yaptığı Saroz Körfezi’nde Yaşanan Müsilaja Da Dikkat Çekecek
Hem 18 Mart Çanakkale Zaferine bir armağan hem de ilk dalışını yaptığı Saroz Körfezi’nde yaşanan müsilaja bu rekor denemesiyle dikkat çekeceğini açıklayan dalgıç, "Ben ilk dalışımı Saros Körfezi’nde gerçekleştirdim. Saros Körfezi de Çanakkale’de bulunuyor. Buraya ilk girdiğimde şunu hissettim; ben yeni doğmuş bir bebek gibiydim suyun altına girdiğimde ve her girdiğimde bu devam etti. Ne yazık ki günümüzde bir müsilaj sorunu var. Bu müsilaj sorunu da Marmara’dan Çanakkale Boğazı’ndan çıkıp özellikle lodos batı rüzgarı estiğinde Saros Körfezi’ne doğru dolmakta. Eğer biz bu müsilaja bir çözüm üretmezsek Saros Körfezi de gitgide ölmeye mahkum olacak. Aşağıdaki canlılar, suyun altındaki biyo-yapı çeşitliliğinin tahribatını suyun altına girdiğimizde görüyoruz. Evet şu an yüzeyde hiçbir şey görünmüyor ama altına girdiğimizde bu tahribat ne yazık ki gözüküyor. Özellikle Mart, Nisan, Mayıs aylarında çok yoğun bir şekilde bu gözükmekte. Sıcakladığında bu daha da çözülüyor. Biz bir yandan Çanakkale’deki o 18 Mart’taki getirilmiş olan o zaferdeki verilen mücadeleyi suyun altında da verip bakın aslında burada da bu sorun var, bu müsilaja bir çözüm üretmemiz gerekiyor. Biz mücadele ederek sadece savaş zamanları değil, artık mücadeleler uluslararası bu tarz branşlarla da gerçekleşiyor. Biz buradaki başarımızı elde edersek inşallah onu da Saros Körfezi’ni koruma amacıyla, bunu duyurma amacıyla yapacağız. Bir nebze de olsa buradaki müsilaj sorununa çözüm üretmeyi de istiyoruz" şeklinde.